Başbakanla yarışıyorum. AKP ile yarışıyorum. Zaten bütün soruları Başbakan cevaplıyor. O nedenle Gebze'de, ya da Kocaeli’nde bizi zorlayacak adayları yok. Başbakan bizimle seçime giriyor, adayları değil. Gebze Adayımız Halil Çalık, Gebzelilere önem veren bir Belediye Başkanı olacak. Gebzelilerin her an ulaşabilecekleri, herhangi bir sıkıntıda kendisine gidebilecekleri bir başkan olacak.  Bu konuda Gebzelilere referans olabilirim.

Eşim en büyük destekçimdir, onun desteği, anlayışı olmasaydı belki bugünlere siyaseten gelemezdim. Kitap okumaya zamanım yok. Eşim okur kitapları özetini bana aktarır. Giyim de tercihi kendim yaparım.

Beyaz saçları, hiç çıkarmadığı gözlüğü, kendinden emin duruşu ve yumuşak ses tonu ile kendine has bir havası olan Sefa Sirmen, gündeme damgasını vuran sözleriyle ve Başbakan'a dahi kafa tutan tavırlarıyla, tam bir idol o çoğu siyasetçi için. O bir proje adamı. Belediyecilik için yaratılmış bir lider. onu sevende var sevmeyen de. Takdir edende var, etmeyen de… Onun fikir ve projelerinden faydalanmak isteyip, yanında çırak olmaya razı olanda var, olmayanda... Ama her ne söylenirse söylensin, her ne düşünülürse düşünülsün tek bir gerçek var ki, Kocaeli ve Gebze'nin kaderini değiştirecek önemli isimlerden biri, Sefa Sirmen. 

1989'da İzmit Belediye Başkanı seçilen ve bu görevi 3 dönem yürüten Sefa Sirmen, milletvekili olmak için Belediye Başkanlığı görevini kendi isteğiyle bırakmış. Hayatında girdiği hiç bir seçimi kaybetmeyen Sirmen, bir zamanlar kendi isteğiyle bıraktığı koltuğa 4. kez oturup, Kocaeli bıraktığı noktadan dünya kenti yapmaya hazırlanıyor. 

Son zamanlarda ''Her mahalleye bir kuran kursu açacağım'' diyerek Türkiye gündemine de oturan ve ulusal televizyonların, gazetelerin söyleşi yapmak için, ekranlarına, sayfalarına taşımak için peşinden koştuğu Sefa Sirmen ile  sizin için konuştuk. Bir çırpıda okuyacağınızı düşündüğümüz söyleşiyi virgülüne dokunmadan yayınlıyoruz.

Hayalinizdeki Gebze, nasıl bir Gebze?

Kocaeli’ni dünya kenti olarak hedefliyoruz. Gebze'de kimlik kazandıracak yatırımlar yapıyoruz. Gebze'nin imajını yükseltecek, çıtasını yükseltecek çalışmalar yapıyoruz. Gebze için önemli sosyal projelerimiz var. Bunlardan en önemlisi de gençlere iş imkânı yaratmak. İşsiz gençlerimizi iş sahibi yapmak. Evsiz ailelerimizi, ev sahibi yapmak. Hedeflediğimiz projelerden en önemlileri. Tabii bir kere kenti 24 saat yaşanılacak bir kent haline getirmek. Yani insanların güven içinde,  huzur içinde, günün her saatinden faydalanacaklar. Akşam 8’den sonra hayatın bittiği bir Gebze olmaktan çıkacak. İhtiyaçlar neyse kentte herkes her şeyi bulabilecek. Bütün ihtiyaçlarını Gebze içinde karşılayabilecek. Bazı ihtiyaçlarını karşılamak için Gebze dışına çıkmaktan kurtulacak. Çünkü her türlü  ihtiyacı karşılamak için gerekli alt yapıyı hazırlayacağız.
 

Gebze adayınız Halil Çalık'ın Derinceli olması çok tartışıldı, bu size bir sıkıntı yaratır mı?

Bir kere adayımız Derinceli falan değil. Adayımızın Derince’de evi olabilir ama burada 2 dönem Kocaeli milletvekilliği yaptı. Adayımız Gebze'nin neresinde ne var hepsini biliyor. Dolayısıyla  bir sıkıntı söz konusu değil. Bir kere tecrübeli bir isim. Milleti tanıyan, kamuoyunu bilen, idarecilik kapasitesi olan  bir adayımız. Zaten Kocaeli Belediyesiyle birlikte çalışacak. Büyükşehir’in projeleri zaten Gebze'yi ihya edecek. Tabii ki Gebze Belediye Başkan’ı da çok önemli. Gebze'nin sorunlarını çözebilecek, Gebze halkıyla iç içe bir başkan bekliyor. Gebzelilere önem veren, bir belediye başkanı olacak. Gebzelilerin her an ulaşabilecekleri, herhangi bir sıkıntıda kendisine gidebilecekleri bir başkan olacak.  Bu konuda Gebzelilere referans olabilirim.

Hem Gebze Belediye Başkanı Gebzeli miydi? Geldi, çalıştı, gitti. Bunlar önemli değil. Önemli olan sorumluluk aldıktan sonra, işin sahibi olabilmek. Gebze'nin sorunlarını çözebilmektir. Vizyonu buna yeter mi? Kapasitesi buna yeter mi? Ona bakmak lazım. Gebzeli iş adamlarına, Gebze’de önemli kurum ve kuruluşların başındaki  kişilere bakıyoruz Kadıköy'de, Bostancı'da oturuyor. Biz bunları Gebze'ye çekeceğiz. Öyle bir Gebze yaratacağız ki, İstanbullu iş adamları dahi Gebze'ye gelip, yaşamlarını Gebze'de sürdürecekler. Biz öyle bir Gebze yaratacağız ki, Gebze'yi ürkülen, korkulan, şüpheyle bakılan, güvensizlik duyulan bir kent olmaktan çıkartacağız.
 

Gebze ve Darıca adayının belirlenmesinde ne kadar etkili oldunuz?

Darıca ve Gebze adayının belirlenmesinde benim bir etkim olmadı. Tabiî ki fikirlerim alındı, ama yetki zaten genel merkezdeydi. Genel Başkan Darıca ve İzmit için anket yaptırdı. Tabii ki örgütün ve benim fikirlerim alındı. Anketten çıkan  arkadaşlarımız aday oldu. Yetki tamamen Genel Başkan’daydı. Darıca ve İzmit Adayları tamamen ankete dayalı olarak seçildi. Gebze'de ise Gebze ilçe örgütünün etkisi büyük oldu.
 

Adayların son ana kadar değişebileceği öne sürülüyor…

Artık adaylarımız kesinleşti. Bu saatten sonra adayların değişme ihtimali olmaz. Adaylar kesinleşmiştir, resmileşmiştir.  Çalışmalarına süratle başlamışlardır. Biz de 22 Şubat'ta, İzmit'te Başbakan’ın miting yaptığı yerde, seçim startını veriyoruz. Meclis üyelerimizi açıklıyoruz ve Başbakan’ın sorularına cevap veriyoruz.
 

Gebze adayınız Halil Çalık'la bu seçimleri alabileceğinize inanıyor musunuz?

Halil Çalıkla bu seçimleri alacağıma kesinlikle inanıyorum. Gebzeliler sorunlarından artık kurtulacak. Gebze’nin sorunlarını ancak biz çözebiliriz ancak biz ortadan kaldırabiliriz. Bundan evvel İzmit’te de aynı sorunlar bulunuyordu. Sınırlı belediye imkânlarıyla bu sorunların hepsinin üstesinden geldik. Bundan sonrada üstesinden gelemeyeceğimiz sorun yok. Gebzeliler çok rahat olsunlar. Hem çocuklarının işe kavuşmasını sağlayacağız, hem bugüne kadar ev sahibi olamamış insanların, barınma ihtiyacını karşılayacağız. Bizim projelerimiz, Gebzelileri ihya edecek. Bizim gelişimizle, Gebze’ye ucuzluk gelecek. Halkın yaşamı kolaylaşacak. esnafımıza büyük destek çıkacağız. Gebzeli esnafların tümü bizim yatırımlarımıza sahip olacak. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan her işte esnaflara öncelik tanınacak. Gebze’de esnaflar  kazanacak. Yatırımları Gebzeli esnaflara yaptıracağız.

Ben Halil Çalık’ı çok yakından tanırım. Beceriklidir, çalışkandır, risk alır. Zaten belediyecilikte risk alabilmek çok önemlidir. Belediyecilikte cesur olabilmek, halka açık olabilmek… Bugün taşıdığı cep  telefonun Belediye Başkanı olduktan sonra da taşıyabilmeli, değiştirmemelidir. Kaç senedir benim numaram değişmedi. Ben Halil’in bunları yapabileceğine inanıyorum ve bundan hiç korkum yok.

Bülent Atasayan’a vefasızlık söz konusu mu?

Bülent Atasayan da olabilirdi. Ama bu bizim irademizin dışındaydı. Benim iradem dâhilinde olsaydı, bu kadar zaman kaybetmezdik. Yolumuza devam ederdik. Normal şartlarda 30 Kasımda benim adaylığım açıklanırken, bana bütün ilçelerin adaylarının da yetkisi verilmesi gerekirdi. Ama maalesef bu yetkiyi vermediler.

Peki, neden hakkınız olan yetki verilmedi?

 Tabii ki vermeleri gerekiyordu. Bunda bazı milletvekillerinin falan müdahalesi oldu. Milletvekillerinin farklı düşünce ve beklentileri vardı. Bütün bunlar bize bu yetkinin verilmesini engelledi. Fikrimizi aldılar ama neticede genel merkezin istediği doğrultuda oldu. Netice itibariyle, verilebilecek en doğru kararlar verildi. Bunlara da itirazımız yok.  

Gebze'de şu aday bizi zorlar dediğiniz?

Bizim öyle bir endişemiz, korkumuz yok. Mesela, ben Başbakanla yarışıyorum. AKP ile yarışıyorum. Arkamda Belediye Baskını’nın sürüklediği bir oy potansiyeli yok. Zaten bütün soruları Başbakan cevaplıyor. Görüyorsunuz çıkıyor televizyonlara Kocaeli’nden bahsediyor, bizi eleştiriyor, Sefa Sirmen eserlerini eleştiriyor. Belediye Başkanı cevap veremiyor. Başbakan, başkandan çok Kocaeli üzerine siyaset yapıyor. O nedenle Gebze'de ya da Kocaeli’nde bizi zorlayacak adayları  yok. Başbakan bizimle seçime giriyor, adayları değil. 

Son zamanlarda Kur’an Kursu projesiyle yazılı ve görsel basında sıkça yer aldınız. Gündeme gelebilmek için mi böyle bir proje öne sürdünüz?

Benim böyle bir şeye ihtiyacım yok. Zaten kuran kursları projenin başlangıcı değil. Projenin baslığı ‘mahalle evleri’ onun içinde ki birçok kurstan bir tanesi. Bu bir ihtiyaç. Kur’an öğrenmek isteyen çocuklarımıza, vatandaşlarımıza öğretmek, onun anlamını mealini öğretmek ve ona katkı sağlamak bizim görevimizdir. Bizim yaptığımız nedir? Mahalle evinde bir mekânı müftülüğe tahsis etmek, müftülüğün görevlendirdiği bir hoca ile de kuran öğrenmek isteyenlere, orada kuran dersi vermek. Yapılacak iş budur bu doğru bir projedir. Çünkü yeraltında, illegal, farklı amaçlarla bu işi yapmak isteyenler var ve buna göz yumuluyor. Göz ardı ediliyor ve dolayısı ile beyinler yıkanıyor. Bizim esas engellemek istediğimiz de bu.

Kuran Kursu ve Çarşaf açılımıyla CHP sağa mı kayıyor?

Hiç öyle bir şey yok. CHP'nin 2 ay önce kurultayı yapıldı. Bu kurultayda da programı yenilendi. Bu programda açılım maçılım söz konusu değil. Bizim yıllarca uğradığımız mağduriyetler var.  Buna rağmen, biz dinimizi siyasete alet etmedik. Bugün de alet etmek isteseydik, bu projeyi çok daha farklı sunardık. Mahalle evleri kapsamında kuran kursu da açacağız, demezdik. Mesela projenin baslığı sadece ‘Kuran Kursu’ olurdu. Projenin başlığı bu değil.

Ama sonuçta basının bunu cımbızlayıp alacağını biliyordunuz.

Hiç aklıma gelmedi cımbızlayıp alacakları. Üç dönem Belediye Başkanlığı yaptım, milletvekilliği yaptım, camilere yardım ettim. Farklı bir düşünce, hiç aklımın kösesinden geçmedi. Benim burada yapmak istediğim; gayri yasal, illegal, yasal olmayan yapılanmaları engellemek ve çocuklarımızın emin ellerde, doğru, işinin ehli insanlardan bunu öğrenmeleri ve bu hizmeti alabilmeleri. Yaptığımız iş bu.

Başbakan, Sefa Sirmen’e gerek yok zaten camilerimiz var dedi…

Başbakan hiçbir şey bilmiyor. İllegal yapılmasını engelleyecek yasalara değişiklikler yaparak, izinsiz kuran kursu işletenleri hapse atan kanun değiştirildi. Hapis cezası ortadan kaldırıldı ve şu an  denetimsiz bir sürü faaliyet var. Başbakanın ve İç işleri Bakanı’nın görevi bunları denetlemek ve bunlara engel olmak. Öyle bir engelleme çalışması yok. Bizim buradaki maksadımızı eleştiriyorlar çünkü kendilerini zarar verdiğimizi düşünerek hareket ediyorlar. Bizim için önemli olan, doğru hizmeti verebilmek çocukların yanlış mecralara sürüklenmesine engel olmak. Bütün gayretimiz bu, bunun için bu projeyi düşündük. Biz normal şartlarda bu projelerimizi hazırlarken,  bütün muhtarlarımızla yazıştık, STK’larla yazıştık. Onların fikirlerini aldık ve bu kuran öğrenmek isteyen öğrencilerin talebi geldi ve şu anda kuran kurslarını yürüten müftülülükler değil cami dernekleridir cami dernekleri bu işleri üstlenmiş götürüyor müftülükler sadece oraya hoca tahsis ediyor. Şimdi camilerde yapılanları da biliyoruz. Orada da bir sürü şikâyetler var. Gayri ciddi bir çalışma ile doğru, düzgün bir hizmet verilmiyor. Biz kaliteli hizmeti mahalle çocuklarına, mahalle evlerinde öğreteceğiz.

Sol ve sağdaki keskin çizgiler artık ortadan kalmıyor mu? Bu değişimin sebebi nedir sizce?

Demokrasi gibi  laiklik gibi kavramlar vatandaşın karnını doyurmuyor. Artık en büyük sıkıntı geçim sıkıntısı. Evet, sağ ve solda bir değişim yaşanıyor ve bunun sebebi daha fazla bilinçlenmek. Televizyon artık herkesin evine girdi ve insanlar bilinçlendi. Bununla birlikte sağ ve soldaki keskin çizgiler azalmaya başladı.
 

Bir dönem CHP'den Genel Başkan Adayı olduğunuzu biliyoruz. Şartların doğduğuna inandığınız vakit, tekrar böyle bir girişimde bulunur musunuz?

O günkü şartlarda ihtiyaç görünüyordu, şansımızı denedik. Sorumluluk almak istedik ama olmadı. Bundan sonrada öyle bir düşüncem olmaz. Ben sadece belediye başkanlığını istiyorum. 

Mehmet Batuk Saadet Partisi (SP)'den Kocaeli Belediye Başkan Adayı gösterildi. Bu sizin çalışmalarınızı ne kadar etkiler?

Bizim onlara baktığımız yok. Düzgün, kaliteli bir insandır. Biz sadece önümüze bakıyoruz.

Başbakan'ın seçim startını Kocaeli’nden vermesi, sizi güçlü bir rakip olarak gördüğünü mü gösteriyor?

Elbette öyle. Bakın son zamanlarda  Başbakan Sefa Sirmen adını ağzından düşürmüyor. Kocaeli tüm gündemini meşgul ediyor. Çünkü kaybedeceğini biliyor. Bu yüzden televizyonlarda, canlı yayınlarda yalan yanlış beyanatlar veriyor. Benimle ve yaptığım hizmetlerle ilgili. Başbakan bizim gücümüz, halkın nezdinde ki sevgimizi bildiğinden çekiniyor, seçimleri partisinin Kocaeli’nde kaybedeceğini biliyor.
 

Bir Tv programında CHP’ye yakınlığı ile bilinen Cumhuriyet gazetesi yazarının sizi Atatürk düşmanlığı yapmakla suçlamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

O arkadaşımızın kendi düşüncesidir. Benim ne kadar Atatürkçü olduğumu, hayatımın hiçbir evresinde Atatürkçü çizgimden ödün vermediğimi bütün Türkiye biliyor. Ben aileden Atatürkçüyüm. Atatürk ilke ve inkılâpların savunduk, uyguladık buna devam da ediyoruz.

Şimdiye kadar her söylemenizde İzgaz ve Yuvacık Barajı öne çıktı. Belediyecilik zamanınızda başka öne çıkartılacak bir çalışmanız olmadı mı?

Evet, öyle oldu biraz. Ama bizim Kocaeli'ne kazandırdığımız daha başka çok önemli eserlerimizde var. Onlarda bir Yuvacık Barajı, İzgaz kadar önemli. Fakat bu iki eserin öne çıkması, her birinin Türkiye'de belediyecilikte ilk olmalarından kaynaklanıyor sanırım. Çünkü biz belediye olarak baraj yapan ilkiz. Izaydaş gibi çöp fabrikası kuran ilk belediyeyiz. Türkiye de bunların benzeri yok. İlk biz yaptık. İzgaz  model bir eserdir. Sanırım bu nedenlerden dolayı birazda öne çıktı. 

Sayın Sirmen CHP sizinle oylarını her geçen gün yükseltiyor. 29 Martta ki oy hedefiniz nedir?

Seçimleri fazlasıyla kazanacak kadar. Tahmini bir rakam vermek bizim işimiz değil. bugün geldiğimiz noktada aramızdaki farkı çok fazlasıyla kapattığımız ve öne geçtiğimiz görünüyor. Tüm anketler bunu ortaya çıkarıyor. Öndeyiz ve aramızdaki fark her geçen gün açılıyor. Seçimleri kazanacağız, bundan hiç şüphemiz yok. Kocaeli halkı bizim yönetimimizi özledi, bizi özledi, halkın belediyesini ve bizim belediyecilik anlayışımızı özledi. Her yerde bu beklentiyi görüyoruz, enerjiyi alıyoruz. Hiç kurtuluşları yok yönetimi geri alacağız. Halkımız böyle istiyor çünkü. Halka rağmen farklı bir şey olmaz. Ben siyasi hayatım boyunca hiçbir seçimi kaybetmedim gençlik kolları başkanlığımdan bu yana. Çünkü halkımız güveniyorum. Halkımız Sefa Sirmen’i tanıyor biliyor. 29 Mart akşamı Kocaeli halkı kendi belediyesine yeniden kavuşacak.

Sefa Sirmen özel hayatında nasıldır?

Siyasete Gölcük Belediye Meclis üyeliği ile başladım. 1989'da İzmit Belediye Başkanlığına seçildim. O gün bu gündür hiç aralıksız çalışmalarıma devam ediyorum. Dolayısıyla özel hayatım çok sınırlı. Buna ailem alıştı. Ailem bu çalışma düzenime bu çalışma tempoma ayak uydurdu. Boş zamanlarımı onlar takip ediyorlar ve onlar plan yapıyorlar ve bu sayede onlarda dolu dolu vakit geçirmiş oluyorum. Çocuklarımdan yana çok şanslıyım hiç bir problem yaratmadılar. Ben her ne kadar biraz ilgisiz kaldıysam da, onları kendi başlarına bıraktıysam da, onlar ayakları üzerinde durmasını bildiler. Hayatlarına yön verebildiler ve bana sıkıntı yaratacak herhangi bir problemde bulunmadılar. Ailemin içinde özgürlük vardır. Herkes kendi ihtiyacını kendi alır, hiç kimseye sorma ihtiyacı hissetmez. Onun için ailemden yana çok şanslıyım. 

Hangi futbol takımını tutuyorsunuz?

Gençliğimde ben de futbol oynuyordum. Futbolu çok severim. Takım olarak tabiki Kocaelispor'un hasta bir taraftarıyım. Büyüklerde de Galatasaray'a büyük bir sempatim vardir. O da amcamın Galatasaray Lisesi mezunu olmasından kaynaklanıyor.

Sefa Sirmen dizi seyreder mi?

Zaman zaman fırsat oldukça ayrım yapmaksızın dizi izlerim.

Yerelde ve ulusalda hangi gazeteleri okursunuz?

Yerel gazeteleri bir kere mutlaka okurum. Ulusalları da okurum. Cumhuriyet Hürriyet ve Güneş gazetesini özellikle okurum.

Hangi yemeği sever siniz?

Yemekte ayrım yapmam ama ıspanak çok severim.

Boş vakitlerinizde ne yaparsınız?

Genelde boş vaktim olmuyor ama olduğu zaman maç izlemeyi severim.

En çok neye kızar ve neye sevinirsiniz?

Yalana, riyaya çok kızarım. Bile bile yalan konuşmak, iftira atmak, bunlar beni rahatsız eder. Birisinin mutluluğunu paylaşmak ise beni sevindirir. Birisinin sorununa çözüm bulmak beni rahatlatır, mutlu eder.

Eşiniz bu yoğun temponuzda size ne kadar destek oluyor?

Evde bulunmadığım zamanların rahatsızlığını hissettirmez. Çok büyük bir destekçimdir. Bana her konuda yardımcı olur. O, çok kitap okur. Mesela benim beğendiğim kitapları okur, bana özetini çıkartır. Boş vaktim olmadığından dolayı kitap okuyamıyorum. Benim merak ettiğim, okuyamadığım kitapları eşim okur.

Kıyafet tercihinizi kim yapıyor?

Kıyafet tercihimi tamamen kendim yaparım.