Bugünkü yazımda son günlerde tüm toplumu üzen, bir o kadar da rahatsız eden öğrencisi tarafından öldürülen Öğretmenimizden ve Öğretmenlik mesleğinden bahsetmek istiyorum.

Mesleğim Öğretmen olduğu için mi yoksa insani duygularla mı bu satırları yazıyorum bilmiyorum ama maalesef dünden bugüne geldiğimiz nokta bu..

Yıllarca itibarsızlaştırılmaya çalışılan bu meslek aslında bizim yaşadığımız toplumda çokta yapılabilir durumda değil.25 senesini eğitime vermiş biri olarak müsaadenizle biraz konuşmak biz öğretmenlerin içinden geçeni haykırmak istiyorum..

Geçmişte ailelerin elinden tutarak getirdiği “hocam kızımız ,oğlumuz size emanet” dediği günleri çoktan geride bıraktık. “Eti senin kemiği bizim” diye kurulan cümleleri elbette onaylayıp, böyle gelsin böyle gitsin demiyoruz ancak velilerin bilinçlenmesiyle birlikte çocuklarına verdiği terbiyeyi de önemsiyoruz. Hiç bir öğretmen (sapık ve ruh hastası olanları hariç tutuyorum) öğrencisine karşı gaddarca yaklaşıp sırf egosunu tatmin etsin diye şiddet uygulamaz aksine evinde şiddet görüyorsa bunu tespit edip , gerekli makamlara bildirimini yapar.

Anne ve babalar çeşitli nedenlerden dolayı çocuklarına gösteremedikleri ilgiyi her seferinde maddiyatla kapatmaya çalıştıklarından çocuklar bir süre sonra bu durumu kullanmaya başlıyorlar. Her isteklerini yaptırma gayretinde oluyorlar. Babanın hayır dediğine anne evet; annenin hayır dediğine baba evet demeye başlıyor. İşte tam da bu yüzden okula başladıklarında öğretmeninin hayır demesi dediğini yapmaması infiale neden oluyor. Sonrası da malum.. Aile soluğu okulda alıyor ve başlıyor karşılıklı tartışmalar..

Kısaca özetlediğim basit nedenlerden kaynaklanan öğrenci ile öğretmen arasında çözülmesi gereken  olaylar aile işin içine karışınca sorunlar yumağı olup maalesef bazen böyle kötü sonlara neden olabiliyor..

İstanbul’da özel bir lisenin okul müdürü İbrahim Oktugan’ın okuldan atılan öğrencisi tarafından vurularak öldürülmesi hepimizi derinden üzmüştür. Hz.Ali’nin  “Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum” dediği öğretmenlerimiz defalarca darp edilen hatta canlarına kıyılan hedefler haline gelmiştir.

Bu teröre dur diyebilmek için Yarın yani 10 Mayıs Cuma günü saat 10.30 da Sabri Yalım Park’ında 5 ayrı sendikanın birlikte “Eğitimde Şiddete Hayır” protestosu var. Bu protestoda sadece öğretmenlerimizin değil ,tüm halkımızın desteğine ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Unutmayalım ki bu kutsal mesleği sürdürecek yine bizim çocuklarımızdır. Yarın bizim çocuklarımız için çok geç olmadan bugünden tepkimizi koyalım ,tekrarı olmaması için mücadele verelim.

Sevgili öğretmenimiz İbrahim Oktugan’a Allahtan rahmet ,tüm eğitim camiasına başsağlığı diliyorum.