Önceki gün Körfez Esentepe Mahallesi’nde iki toplantı vardı. Sırayla da olsa ikisini de takip etmeye çalıştım.

İlk olarak CHP’nin organize ettiği toplantıya katılmak üzere gittiğimde, bize yapılan çağrıda ki gibi olmadığını, toplantı değil bir miting gerçekleştirileceğine şahit oldum.

1000-1500 kişilik bir kalabalık sürekli iktidar sloganları atıyordu. Katılımcıları dikkatle incelemeye çalıştım ve görünen manzara bindirilmiş kıta görünümünde değildi. Çünkü çoğu katılımcı bayandı ve ellerinde bebekleri evinden çıkmış gelmiş görünümündeydi.

Bu coşku ve heyecan karşısında www.belirtiyorum.com ekibinin Çamlıtepe’de CHP’yi birinci parti yapan nabız yoklamasının aynen Esentepe içinde geçerli olabileceğine şahit oldum.

Ancak CHP’nin toplandığı yerden 200 metre ileride çocuk parkında da MHP’nin organize ettiği mini miting vardı. MHP’yi takip ettiğimde orada da AKP’ye çok öfke duyan konuşmacıların feryatları ve bu feryatları dakikalarca alkışlayan 1000 kişi kadar bir kalabalık gördüm.

MHP’nin de CHP’den aşağı kalır bir yanı yoktu. Milletvekili adayı Haluk Akyüz ben yıllarca sizin bu mahallenize ve Çelik Sanayi İÖ Okuluna hizmet ettim. Sizlerin çocukları daha iyi şartlarda okusun diye katkılarım oldu. Şimdi sıra sizde, sizler de bizi meclise göndererek, vatan için yapmanız gereken önemli bir görevi yerine getireceksiniz diyordu.

Akyüz konuşmasını yaparken alkışlarla ve kalabalık bir ekiple milletvekili adayı Lütfü Türkan alana girdi. İşte o dakikadan sonra coşkunun ikiye katlanması Türkkan’ın çok sevildiğinin göstergesiydi.

Çarpıcı açıklamalarda bulunan Türkkan kesinlikle iktidara geleceklerini vurguluyordu.

Bu iki izlediğim programdan anlaşıldığına göre AKP tarafında gerçekten bir panik yaşanıyordu.

Çünkü her seçime gittiğimiz dönemlerden bu vatandaşlarımız çok iyi bilir ki adaylar ve genel başkanlar TV programlarında karşı karşıya gelir ve seçmenleri ikna etmeye çalışırlardı.

Ancak 2007 yılı genel seçimlerine giderken AKP bu düzeni bozdu. Hiçbir adayın karşısına çıkmadı.

Kendilerinin sözüm ona çok “büyük gazeteci” olduğu zannedilen ancak gazetecilikten başka ilginç film görüntülerinin internette dolaştığı bazı şahsiyetlerin çanak soruları karşısında seçmeni ikna etmeye çalışan bir AKP genel başkanı gördük.

Türkiye’nin durumu ortada iken kalkmış gazeteci arkadaşımız seçime gittiğimiz günlerde soruyor.

“Sayın Başbakanım çok kilo verdiğiniz söyleniyor. Bu doğru mu?”

Seçime gidilen ortamda seçmen ikna edilmeli. Başbakan yanıtlıyor.

“Evet, 98 kiloydum, şimdi 90 kiloya düştüm. Zaten kilo vermem gerekiyordu. Seçim vesilesiyle bunu da gerçekleştirmiş oldum”

“Büyük gazeteci” soruyor.

“Mitinglerde ses sorununuzu nasıl çözüyorsunuz?”

Başbakan durur mu, hemen bir reçete yazıyor. Bronşları rahatlatıcı bir reçeteyi halka sunuyor.

“Büyük Gazeteci” mitinglerde ki üsluptan rahatsız mısınız diyor.

Halkın seçime gidilen bir ortamda çok önemli(!) gördüğü yanıt geliyor; “Ben şahsen rahatsızım, aldığım terbiye buna müsaade etmiyor”

“Büyük Gazeteci” yine soruyor; “Sizi rahatsız eden ifadeler nelerdir?”

Bu çanak sorunun da yanıtı hemen geliyor; “AKP kömür dağıttı, altın dağıttı deniyor”

Bana göre “büyük gazeteci”ninfarkında olmadan sorduğu DTP ile ilgili soru çok önemliydi. Çünkü soruya verilen yanıt çok vahimdi.

“DTP ve MHP aynı çatı altında olursa gerginlik yaratır” deniliyordu.

Peki şöyle bir düşünürsek neden gerginlik olabilir. DTP’liler, ülkemizin milli çıkarları ve temel kuralları dışında bir davranış sergilersetabiiki en sert tepkiyi de MHP’li vekiller göstereceklerdir.

Buradan anlaşılan şudur ki, biz DTP’liler ne yaparsa yapsın gerginlik çıkmaması için sesimizi çıkarmayacağız. Ya da MHP’nin hassas davranarak tepki gösterebileceği milli konularda biz hassas değiliz, sessiz kalırız ve bu nedenle gerginlikte yaratılmamış olunur denilmek isteniyor.

Bu halk “aptal” değil. Ne denilmek istendiğini çok iyi anlamıştır.

Sonuç olarak iktidar heyecanının CHP ve MHP’yi tam olarak sardığı, AKP’nin de iktidarı kaybetme paniği yaşadığı kanısındayım. Bakalım hep beraber göreceğiz.

Türkiye Cumhuriyetimiz için en hayırlısı olsun. Bu halk yanlışlarından da dönmesini çok iyi bilmiştir.