Öğretmenlerin kutsal bir görev yaptığı özellikle bu günlerde çok konuşulmaktadır. Öğretmenlere yönelik herkes alabildiğine olumlu ve hoş sözler sarf etmektedir. Bunlar öğretmenleri hoşnut etmekte midir?
Öğretmenler yılda bir kez anılmayı kesinlikle istememektedirler. Hatta bir çoğu kendilerine özel bir gün olmasını da istemiyorlar.
Çünkü öğretmenlik herhangi bir karşılık bekleyerek yapılan bir iş değildir. Öğretmenlikten idareciliğe terfi eden bir çok eğitimciye sorduğumda, idareci olmaya adapte olurken en çok sınıflardan yani öğrencilerine ders vermekten koptuklarından sıkıntı yaşadıklarını söylüyorlar.
Öğretmen denilince, eğitimin diğer öznesi öğrencide hemen akla gelmektedir. Öğretmenler yeni bir dersi veya olguyu öğretmenin mutluluğunu yaşıyorlar. Bu mutluluğunda herhangi bir bedeli yoktur.
Bu nedenle kesinlikle eğitimciler 24 Kasım tarihlerinde ekonomik durumlarının, zor şartlarının gündeme gelmesini istememektedirler. Sadece insanlara bir şey öğretmenin çok önemli olduğunun bilinmesini ve bu nedenle bu mesleğe hak etmesi gereken değerin verilmesini istemektedirler. İnsanlara yeni bir şey öğretmenin ne demek olduğunu bilmesi gerekenlere Hz. Ali'nin "bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum" sözünü hatırlatmak isterim.
Sivil Toplum Örgütü Olabilmek
Körfez ilçemizin bir takım sivil toplum örgütleri bir araya gelerek Körfez'den Umuttepe'ye tek araçla seyahat edebilmek için bir çalışma başlattılar. ÇYDD Körfez Şubesi adına içinde yer aldığım bu oluşum oldukça yol aldı.
TV41 ve yerel basın ziyaretleri ile başlayan faaliyetler, Körfez Belediye Başkanı Yunus Pehlivan ve dönemin Körfez Kaymakamı Ruhi Kulan'ı ziyaret ederek taleplerin iletilmesi şeklinde sürdürüldü.
Her geçen gün yeni dernek temsilcilerinin katıldığı oluşuma atıfta bulunanlar da yok değil. Özellikle de ilk toplantıda bulunan ve alınan kararlara katıldığını beyan eden Körfez Atatürkçü Düşünce Derneği'nin daha sonraki çalışmalarda yer almamasını üyeleri bile eleştirmektedir.
Ülkemizin çok önde gelen bir derneğinin ilçemizde böylesine sosyal bir olaya katılmakta tereddüt etmesi anlaşılır bir durum değildir. Birlikte hareket etmemenin gerekçesi çok daha komik olmaktadır. Gerekçe "yanlış yöntem takip edilmesi" denilmektedir. Kesinlikle ilgili arkadaşlar neyin yanlış olduğunu kendilerini eleştiren üyelerine veya yapacakları basın açıklamasıyla basına açıklarlarsa kamuoyunu da aydınlatmış olurlar.
Desteklerinin sürdüğünü söyleyen ancak hiçbir oluşum veya toplantıya katılmayan muhtarlarda halkı şaşırtmaktadır. Sayın muhtarlarımız acaba bu oluşumda birileri bizi görürde yanlış bir izlenim bırakırız diye mi düşünüyorlar?
Her şeye inat sivil toplum örgütleri 2 Aralık'ta Körfez MAG-DER Şubesinde bir araya gelerek Körfez ilçemizin sorunlarını tartışarak, çözüm yollarını kamuoyu ile paylaşacak. Körfez sorunları hakkında söyleyecek bir şeyleri olan herkes 02.12.2006 Cumartesi günü saat 20:00'da Körfez MAG-DER'deki toplantıya davetlidir.
|