Sendika; çalışanların, çalışma yaşamından kaynaklanan sorunlarını çözmeyi, ekonomik, sosyal, demokratik haklarını korumayı ve geliştirmeyi amaç edinen sınıfsal ve toplumsal örgütlerdir.
Çalışanların sadece ücret ve parasal sosyal haklarını gözetmeyi amaç edinen oluşumlar kesinlikle değildir.
Bunu bilen çalışanlarda kendi iş kollarındaki sendikaları izlerler (!), çalışmalarını araştırırlar (!) ve inandıkları(!) sendikalara üye olurlar.
Eğitim iş kolunda da değişik sendikalar bulunmaktadır. Mevcut sendikalarımızdan Eğitim-İş Sendikası ilk kurulan sendika olma özelliğinin yanında 1995 yılında alınan kararlar çerçevesinde Eğit-Sen ile birleşmiş ve Eğitim-Sen adını aldıktan sonra 2005 yılında ki ayrışma sonucunda da tekrardan kurulmuştur.
Eğitim-İş, Eğitim-Sen’den ayrılanlarca kurulduktan sonra üyelerinin büyük bir çoğunluğu da Eğitim-Sen’den istifa edenler olmuştur.
Eğitim-İş; ırk, etnik köken, dil, kültür, din, cinsiyet ve diğer nedenlerle hiçbir ayrım yapmaksızın tüm insanların değer eşitliğine inandığına da tüzüğünde yer vermiştir.
Buna inanan bir çok eğitim çalışanı da hiç tereddütsüz bulundukları sendikalardan ayrılarak Eğitim-İş’e üye olmuşlardır.
Ancak son zamanlarda Derince’de bir takım sıkıntılar olduğu yönündeki çalkantıların bazı Eğitim-İş üyelerinin canını sıktığı da bir gerçektir.
Eğitim-İş Derince Temsilciliği Yönetim Kurulu Ocak ayında Kocaeli Şube Yönetiminin genel merkeze teklifi sonucunda görevden alındı.
50 üyesi bulunan Derince’de Eğitim-İş’i temsil edecek bir yönetim kurulunun 6 aydır oluşturulamamış olması sendikal süreç açısından çok büyük bir kayıp olsa gerek.
6 ay geçmiş olmasına karşılık kamuoyu ile paylaşılmayan Derince Temsilciliğinin hataları veya ne gerekçe ile görevden alındıklarının açıklanmamış olması, çok değişik söylentilere sebep olmakla birlikte Eğitim-İş’e bir şey kazandırmadığı gibi kaybettirmeye de başladı.
Eğitim-İş tüzüğünde denildiği şekliyle; “Organlarının oluşumunda ve iç işleyişinde demokratik kurallara, örgüt ahlakına titizlikle uyar; çoğunluğun yönetme, muhalefetin çoğunluk olma hakkına saygı gösterir” denilmektedir.
Derince Temsilciliğinin görevden alınması konusunda, kamuoyunu aydınlatması gerekenler herhangi bir adım atmamış olsa da ben birkaç konuya değinmeden edemeyeceğim.
İddialara göre; Eğitim-İş Kocaeli Şubesi Genel Kurulu’nda, Derince Temsilciliği’nin muhalif tavrının görevden alınmalarına sebep olduğu söyleniyor. Hatta daha ileri gidilerek Derince Temsilciliği’nin ileriki süreçte il yönetimine rakip olabileceği için tasfiye edildiği de söylenenler arasında.
Sebep ne olursa olsun üzerinden 6 ay geçmiş olmasına karşın Derince gibi büyük bir ilçede 50 üye arasından yeni bir temsilcilik yönetim kurulunun hala oluşturulamamış olması kendilerini yakinen takip ettiğim Eğitim-İş açısından büyük bir kayıp.
Geçen 6 aylık süreçte Derince’de ki okullarda Eğitim-İş broşürlerinin ulaşmamış olması, çalışmaların üyelere veya sendikaya sempati duyan eğitimcilere duyurulamamış olması kime ne kazandırır?
Şayet bunu düşünemiyorsanız, sadece şunu hatırlatmakta yarar var.
Mevcut durum sadece ve sadece kendi iş kolunuzda rakip olduğunuz sendikaların ekmeğine yağ sürer, değil mi?
|